Nazlı gözlerini yine çok yoğun geçecek bir güne açtı. Hasan ağanın büyük oğlu Ferit nihayet evleniyordu. Doktor olduktan sonra pek kasabaya gelemesede evlendikten sonra eşi Meltem'le birlikte kasabadaki aile sağlık merkezinde aile hekimi olarak devam edecek görevine . Nazlı bunlarla çok ilgili değildi, Nazlı' nın asıl ilgilendiği çocukluk aşkı muallim sevdiği bugün ücretli öğretmenlik yaptığı şehirden nihayet atamasının olmasıyla birlikte kendisinin ilk görev yeri olan, anne babasının son görev yeri ve emekli olduktan sonra da yerleştikleri kasabalarına geri dönüşüydü. Nazlı Selim'le çok sevgili gibi olamamışlardı uzak mesafeler yüzünden. Kendiside bi ara üniversite okumak için başka bir şehre gidince ayda bir buluşup gün aşırı telefon görüşmesi yapmaktan ileri gidememişti ilişkileri. Selim her buluştuları fırsatta Nazlı' yı öpmek koklamak istesede Nazlı hep bir çekingen davrandı ama artık ilişkilerini bu dönüşle ilan edebilir hatta evlenebilirlerdi de . Nazlı yine yatağın içinde sevdiğiyle ilgili tatlı masum hayaller kurarken zamanın nasıl geçtiğini hissedemediği anda annesi Asiye sultan kapıyı tıkladı. " Nazlı kalkmadın mı kızım hala ?" diye sordu.Nazlı yataktan ayaklarını sarkıtarak hala uyku mahmurluğu duran yüzüne tatlı bir ifade takarak " uyandım anne kendime gelmeye çalışıyorum " dedi. Asiye hanım kızının yorulduğunu biliyordu, hiçte kıyamıyordu böyle erken kaldırmaya ama düğün telaşı vardı konakta. Birazdan gelenin gidenin ayağı kesilmezdi. Bu sebeple hemen kahvaltısını yapıp babası Arif beyle birlikte işlerin peşine düşmeliydi. Asiye hanım kızının yanına kadar gelip saçlarına günaydın öpücüğü kondurduktan sonra " Baban sofraya oturdu bile , seni bekliyor kuzum biliyorum çok yoruldun ama şu düğünü bi atlatalım seni konaktan dışarı göndermeyeceğim söz. " dedi . Nazlı ayağa kalkıp annesinin yanağına bir öpücük kondurduktan sonra " anne ben şikayet etmiyorum ki, hem Ferit abi benim öz abim gibi ben onun düğün dernek işleriyle uğraşmaktan mutluyum sen canını sıkma. Benim anlayamadığım tek şey babam hiç uyumuyor mu? Gece nezaman geldi bu adam yahu sabah nasıl bukadar erken kalkabiliyor gerçekten pes doğrusu babamın bazen robot olduğunu düşünüyorum vallahi" dedi annesine göz kırparak. Asiye hanım kızının uykusunu aldığını anlayınca Nazlı' ya " baban robotmu bilmiyorum ama sen böyle boş konuşup vakit kaybetmeye devam edersen mandıraya yürüyerek gideceksin yine haberin olsun" diyerek ikazda bulundu. Nazlı daha önce konaktan mandıraya kadar çok yürütmüştü. Babası Arif bey çok disiplinli bir kahyaydı. Hasan ağanın olmadığı yerde sesi, gölgesi, otoritesi oluyordu. Nazlı annesine "tamam anne, hemen geliyorum, sen git babamı biraz oyala yeter." diyerek annesini odanın dışına çıkartıp kapıyı kapadı. Hemen hazırlanıp babasına yetişmesi lazımdı ki Nazlı da hızlıca hazırlanıp tam odadan çıkarken