Kitaplar Özellikler İletişim İndir
BİR DELİ SEVDA
Aşk/Romantizm

BİR DELİ SEVDA

10Beğeni
311Okunma
3 Bölüm
3,600Kelime
18 dkSüre
21.08.2025Tarih
Bir bey hikayesidir...

"Beyim izlerini bulduk." Karısı hamile. "
İşte bu iki cümle yüreğini söktü kanattı . O ki sevdiğini incitmemek için uzaktan sevmişti. Dokunamamışken sevdiği başka tende hayat bulmuş, sevdiğini yaban eller sarıp sarmalamıştı!
O öldürnesinde kimler öldürsündü.
Hüküm belliydi lâkin onlara kolay ölüm yoktu. Ölmeyecekler sürüm sürüm sürüneceklerdi...

Emir Ali Bey


Asma dibi bükmeli
Dibine gül dikmeli
Uzaktan yar sevenler
Biraz kahır çekmeli

***

Camın önündeki koltuğa oturdu. Çaprazında ki sehpanın üzerinde birkaç kitap vardı uzanıp bir kitap aldı. Oturuşunu rahatlatmak için biraz aşağı kayıp sağ ayağını sol ayağının üzerine atıp kitabı okumaya başladı.

Kafasını dağıtmaya ihtiyacı vardı. Emrinde birçok çalışanı olmasına rağmen bütün yapılan işleri ve yapılacak onlarca işi tek başına kontrol ediyor hele bu zamanlar nefes almaya bile vakti olmuyordu.

Bugün yarın işçilerin toplanıp bağa gitmeleri lazımdı. Gün dönümünden sonraki yapraklardan pek hayır gelemez, Acele edilmezse bağ bozumuna üzüm de olmazdı.

Ne çok koşturuyordu keşke birkaç kardeşi daha olsaydı Emirali' İn kader işte beş yıl boyunca annesinin çocuğu olmamış bey karısı sonuçta rahmetli nenesi; babasının kuma almasını çok istemiş lakin babası annesine kıyamadığından kuma işini kabul etmemiş. Gel zaman git zaman annesi hamile kalmış lakin bu defada şans yüzlerine gülmemiş. Dört tane ölü doğum gerçekleştirmiş annesi. Rahmetli nenesinden çok çekmiş zavallı kadın...

Allah'tan umut kesilmez...babası görmüş geçirmiş adammış annesini almış büyük şehirlerde ki hastanelere götürmüş sonunda Emir Ali ile yüzleri gülmüş .Bir daha da çocuk sahibi olamamışlar...

....

Kapının tıklatılmasıyla geçmişe dair bildiklerinden sıyrılıp elindeki kitabı sehpaya bıraktı. Tahmin ediyordu gelenin kim olduğunu, eli kolu her işine büyük bir hevesle atılan, kahyası Topal İso'dan başkası değildi. Tok sesiyle seslendi kapının ardındakine;

"Gir! "

Ürkek adımlarla girdi içeri Topal İso. Aksak adımlarla yaklaştı beyine. Bey çakmak çakmak gözleri ile ona bakıyordu. Hey gidinin Adanan Bey'i hey diye geçirdi içinden İso. Ne yiğit bir beydi, ne heybetliydi öyle! Fakir fuhara babasıydı bir kere. Öyle civardaki beyler gibi cebini doldurma telaşında hiç olmamıştı. Kim aç , gönderirdi adamlarını geceden , yağardı kapısına erzağı, öteberiyi. Kim darda, yetişirdi dertliye, darda kalmışsa. Şimdilerde Adnan Bey'in yeri dolar mı bilinmez ama oğlu vardı Emirali. Şahin bakışlı Emirali, alimallah aratmıyordu cümle garibana babasının yokluğunu.

"Bey işçileri buldum yarın seherde bağa Allah'ın izniyle gideriz."

Olumlu anlamda kafasını salladı sağ bacağını yere koyup koltuktan kalktı. İso'ya yaklaştı. Tam önünde durdu bey.

"İso bağda kadınlardan başka kimseyi istemiyorum. Ayrıca aşağı söğütlükteki fideler çapalanacak . Fideler içinde adamları topla yarın bu iki iş aynı zamanda bitecek. "

Emir Ali'nin en güzel huylarından biride kadınların olduğu yerde erkekler, erkeklerin olduğu yerde kadınlar olmazdı. Rahat çalışamayacaklarını düşündüğünden kadınların, yıllardır bu kuralı uygulardı.

....

Topal İso işçi kadınları toplayıp traktörün römorkuna bindirdi. Bağa getirdi.