Kitaplar Özellikler İletişim İndir
Göğüs Kafesindeki Ceset
Aşk/Romantizm

Göğüs Kafesindeki Ceset

0Beğeni
2Okunma
19 Bölüm
133,209Kelime
11 saat 6 dkSüre
16.07.2025Tarih
Me and my heart, we'll get through.

O bana anlattı. Ondan gidenin kim olduğunu anlattı. Onu en çok yaralayanın kim olduğunu, kabuslarının sebebini dile getirdi. Bana söyledi. Bana annesinden bahsetti.

Bende ona küçük bir çocuktan bahsettim. Göğsü hayal kırıklığıyla dolup taşan, hevesi kursağında kalan ve mutsuzluğun tek sebebi saçlarına değmeyen o baba eli olan çocuktan. İçimde bir yerlerde hâlâ duran o çocuktan. O çocuğu hatırladıkça hiç var olmamış olmasını istiyordum. Ama hayır, o çocuk büyümüştü. Hâlâ kırgındı, hâlâ kızgındı ama bu sefer göğüs kafesinde büyük bir fidan vardı. Sevginin tohumu dallanıp budaklanmıştı orada. O sevginin altında kalmıştı. Düştüğü yerden kalkmaya çalışırken ona bir el uzatılmıştı. Onu hem yaralayan hemde açtığı o yarayı diken o adam. O çocuk büyümüştü ve göğsünün sol yanındaki kalbi - küçükken masum olan - zehre bulanmıştı. Ve soluğunu her kestiğinde göğüs kafesindeki o fidanı zehirleyip öldürmek istiyordu. Çünkü biliyordu; öldüremezse kendisi ölecekti.

Ona olan sevgimi öldüremezsem kalbimi yitirecektim.

Ben ölecektim.

Ama öldürmeyecektim, öldüremezdim.

Göğüs kafesimdeki o fidan ve hastalıklı kalbimin yanı sıra bir umut daha yeşeriyordu göğsümde. Hayatta kalabilirim. Bir kurtuluş yolu var ve eğer o yol bulunursa ölmeyebilirim. Hayatta kalabilirim ama yaşayabilir miyim, emin değilim.

Ben sevmeyi öğretirdim öğretmesine, o bana nasıl yaşanıldığını öğretebilir miydi?

ARKASINA SAKLANDIĞIN TEBESSÜM

"Gözler ruhun gücünü gösterir."
Paulo Coelho

Aşk; başlarda hissetmesi tatlı olan duygulara gafil avlanarak düştüğün derin bir çukurdan ibarettir.

Keyifli okumalar!

Perdenin Ardındakiler - Beni Kendinden Kurtar
Göksel - Acıyor

|Arkasına Saklandığın Tebessüm|


5 yıl önce.
03/02/2017

Gökyüzü masmavi ve güneş tam tepede. Mayıs ayının ortaları. Ilık esen rüzgar genç kızın saçlarını ucuşturuyordu. Baharın gelişi onu hep mutlu ederdi çünkü bu havaları çok severdi. Kitabını alıp bahçeye çıkmıştı ama yine ona rastlamıştı. Kalbinde anlam veremediği bir coşku, ellerini titretecek bir heyecan vardı. Yüzüne gelen kahverengi saç tutamını kulağının arkasına sıkıştırdı.

Sahi, insan niye olurdu böyle? Birini görünce titrer miydi kalbi? Yaşadığını hissettiren b u duygu neydi? Kalbinin varlığını ona hissettiren aşk mıydı?

Gözleri her zamanki gibi yine onun üzerindeydi.

Genç oğlan uzakta, bir ağaca yaslanmış bir şekilde elleri cebinde dikiliyordu. Arkadaşlarıyla sohbet ediyordu.

Lise ikideyken fark etmişti çocuğu Alev. Bunu ilk başta küçük bir hoşlantı olarak adlandırmıştı ama gece uyumak için yatağa girdiğinde ve bir tebessümü aklından silemediğini fark ettiğinde işlerin hiç de öyle olmadığını anlamıştı.

Çocuğun adı Ozan'.

Saçları koyu kahve ve dalgalıydı. Buğday tenliydi ve yakışıklı bir yüzü vardı. Alev böyle düşünüyordu. İlk gördüğü andan beri gülüşünü ve gözlerini aklından silemediği bu çocuğu felaket yakışıklı buluyordu.

Ozan'ın üzerinde kahve tonlarında bir ceket vardı ve Alev o ceketi ona yakıştırıyordu.

Kafada kurmada genç kızdan iyisi yoktu. Sürekli kafasında kurar ve daha sonra kalbi kırılırdı. Bu özelliğinden nefret ediyordu.

Baktı, baktı, baktı. O, bir kez olsun dönüp de etrafına bakmadı. Genç kız gözlerini yakalamaya çalıştı. Belli belirsiz bir hüzün kapladı içini. Nedenini bilmiyordu. Son zamanlarda bunu çok yaşıyordu.

İlk kez bu duyguyu tadıyordu. Birine aşık olmayı, sevmeyi ilk kez deneyimliyordu ve bu onun için unutulmaz bir ilk olacaktı.

Kitabını kapattığında küçük defterini eline aldı. Kaleminin kapağını açtı ve birkaç şey yazmaya koyuldu.

'İlk kez böyle hissediyorum ve bu hem acı verici hem de tatması çok güzel bir duygu.'

Bu kadardı. Defterini kapattı ve kitabını tekrardan eline aldı. Normalde kitap okumak için bahçeye çıkmıştı ama onu görünce işler değişmişti.

Ozan gözlerini etrafta gezdirdiği sırada, onu izleyen bir çift yeşil gözlerle kesişti gözleri. Yalnızca bir iki saniye. Ozan gözlerini çekti.

Alev'in dudaklarında bir tebessüm belirdi. Sonra tekrar eski haline büründü. Ozan'ın tatlı olduğunu düşünüyordu. Gülüşü çok güzeldi.

Ozan arkadaşlarıyla sohbetine devam etti. Onun için Alev, okuldaki herhangi bir öğrenciydi. Onu tanımıyordu bile.

Alev böyle olmasını istemiyordu ve bunu kabullenemiyordu. Gözlerini sonunda onun