Kitaplar Özellikler İletişim İndir
AURORA
Aşk/Romantizm

AURORA

9Beğeni
6Okunma
8 Bölüm
18,385Kelime
1 saat 32 dkSüre
26.10.2025Tarih
Aurora – Asila

Yeraltının karanlık kalbinde, sadece seçilmişlerin bildiği bir kulüp vardır: Aurora.
Dört grubun — Alpha, Beta, Sigma, Gamma — hüküm sürdüğü bu gizli dünyada, güç, sadakat ve ihanet birbirine karışmıştır. Her hafta ölümcül yarışlar düzenlenir, maskelerin ardında savaşan kimse gerçek yüzünü göstermez.

Ama Aurora sadece bir dövüş arenası değildir…
Kazanmak, hayatta kalmaktan fazlasını getirir: saygı, güç, sürgünden dönüş — ve belki de özgürlük.
Kaybetmek ise bazen sadece ölmek anlamına gelmez…

"Aurora", yeraltı dövüşlerinin, yasak ittifakların ve karanlık sırların arasında kimliğini kaybetmeden hayatta kalmaya çalışanların romanı.
Her maske bir hikâye saklar — ve her hikâye kanla yazılır.
Onlar maskelerinin ardına gizlenmiş savaşçılardı.
Kim olduklarını unuttular, çünkü Aurora’da isimlerin değil, galibiyetlerin değeri vardı.
Ama biri, kuralları yıkmaya cesaret etti.
Ve o gün, Aurora’nın ışığı ilk kez karardı.

1. Bölüm


Uzun ağaçların sık sık olduğu, yağmurlu karanlık bir ormanda koşarken buldum kendimi. Adımlarımla beraber yağmurun şiddeti de artıyordu. Artan yağmur damlalarıyla, görüş alanım bulanıklaşıyor adımlarım çamura daha da gömülüyordu. Sanki çamur beni içine çekmek ister gibi zorlaştırıyordu bir sonraki adımımı, ama beni ne yağan yağmur ne içine çeken çamur durdurabiliyordu. Her nefeste ciğerim yanıyordu, kalbim yerinden fırlayacak gibi atıyordu. Beni bu denli koşturan şey orman karanlığında kaybolma korkusu mu? Yoksa peşimde birinin olma hissi miydi? Bilmiyordum. Gerçek her neyse bedenimi titretecek güçteydi. Kaygan köklerin üzerinde tutunmaya çalışan ayaklarım, sendeleyerek düşmeme sebep oldu. İşte o an korktuğum gerçekle yüzleştim. Düştüğüm an arkamda beliren bir insan silüeti oldu. Korku duygusunu iliklerime kadar hissediyorum. Bedenim hem korkudan hem yağmur damlalarından titriyordu. Arkamda beliren insan silüetinin nefesini kulağımda hissediyordum. Kulağımın kıvrımına çarpan nefesi, sıcak ve nemliydi. Derin bir nefes vererek ağzını aralayarak, sakin ve pürüzsüz bir ses tonuyla konuştu “Buldum seni”.



Tiz bir çığlıkla uyandım; nefesim kesik kesik çıkıyordu, bedenimden süzülen ter, çarşafı neredeyse tamamen ıslatmıştı. Ellerimin arasında sıktığım kumaşı bıraktım, parmaklarımın arasında kalan o titremeyi hissetmemek için yumruklarımı sıktım.


Bir süre öylece oturdum…
Nefes alıp verişlerim hâlâ düzensizdi. “Lanet bir kabus... sadece bir kabus,” diye fısıldadım kendi kendime. Ama sesim bile inanmamıştı buna. Bir kabusun beni bu kadar etkilemesi, bu kadar derinden sarsması saçmaydı.
Baş ucumdaki komodine uzanıp telefonumu elime aldım. Ekran parladı, beni kör edecek kadar beyaz.
11.45.
Neredeyse öğle olmuştu. Uykunun içinde kaybolmuş bir sabah daha...
Yatağın kenarına oturdum, ayaklarım soğuk zemine değdiğinde irkildim. Parmak uçlarıma kadar işlemiş olan o ürpertiyi silmek ister gibi başımı iki yana salladım. Duşa girmeliydim. Su her şeyi silerdi, en azından bir süreliğine. Banyoya doğru ağır adımlarla ilerledim. Aynaya baktığımda yüzümdeki kabusun bıraktığı, korkunç izler bana yabancı gelmedi. “Kabus… sadece kabus.” diye hatırlatma yaptım yansımama. Cevap yoktu. Suyu açtım; sıcak su, tenime değdiği anda içimdeki gerginliği biraz olsun aldı. Gözlerimi kapadım, suyun sesi o lanet kabusun yankılarını bastırsın istedim. Ama olmadı. Her damlada kabusun görüntüleri gözlerimin önüne geldi — karanlık bir orman, yankılanan ayak sesleri, ardından beliren o siluet. Kendimi toparlayıp suyun altından çıktım, askıda asılı olan iki bornozdan benim olanı aldım. Diğerinde gözüm uzun süre takılı kaldı.
Çalan telefon sesiyle kendime geldim. Odama doğru adımlayarak,yatağın üzerine bıraktığım telefonu elime aldım. Arayan Yuşa`dı. Telefonu açıp kulağıma götürdüm.
“Sabah sabah ne var, Yuşa?” diyerek mutfağa yöneldim.
“Devin hazretleri, aklımda iki düşünce var. Hızlı karar ver, yoksa ben aklımdakini yapacağım,” dedi, ciddi olmaya çalıştığı sesiyle.
Bir yandan ona cevap verirken, diğer yandan kahvaltı için buzdolabını açtım. Ve karşıma fiyasko
📖 Uygulamada Oku
App Store Google Play