Saat gece 2, yarına yetişmesi gereken onlarca sınav kağıdı ve uykusuzluktan bayılmak üzere olan bir ben kesinlikle berbat bir üçlüydük. Tabi bir de yanı başımda bulunan 2 boş kahve bardağı ve yarısı dolu olan bardağı da unutmamak gerekir. Kahveden nefret etmeme rağmen belki yardımı olur diye kahveye sığınmıştım. Pek bir işe yaradığını söyleyemem ama işte kendimi avutuyordum sadece.
Saatlerdir aynı şekilde durmaktan ağrıyan boynumu esnettim. "Tamam kabul gerizekalıyım ben. Süresi az kalmışken sınavları okumayıp saatlerce oyun oynamakta benim hatamdı. Ama sorun yok yetiştireceğiz bunları. Uyku yok bu gece bitecek bu kağıtlar. Hadi Umay yaparsın sen bunu." Kendi kendimi de motive ettiğime göre devam edebilirim artık.
"GEL BURAYA" ya da devam edemem. Bakmamam gerektiğini bildiğim halde merakıma karşı koyamayıp balkona çıktım. Mahalleden birileri kavga ediyor olmalı diyeceğim ama bizim mahalle de kavga çok sık olan bir şey değildi. Ne olduğunu anlamak için etrafa bakıyordum ama bir şey görünmüyordu. Her gece etrafta dolanan adamlar da yoktu. Giderilmemiş merakım ile salona geri dönecekken ara sokaktaki karartıları fark ettim. Karanlıktan dolayı tam net göremiyordum ama birileri var gibi duruyordu. Ama tam emin olamıyordum ve hiçbir ses de duyamıyordum. Daha dikkatli bir şekilde bakmaya çalışırken karartılar hareket etti ve 3 kişi çıktı ara sokaktan. İkisi her gece mahallede dolanan adamlardandı. Ve birini sürükleyerek götürüyorlardı. Dikkatlice bakınca dağılmış yüzüne rağmen kim olduğunu tanıyabildim. Çalıştığım okulun yakınındaki kafe çalışan çocuktu bu ama neden şu an bu halde olduğunu anlayamıyordum. Daha doğrusu onlarla ne işi olduğunu.
Gözden kaybolmalarına rağmen daldığım düşüncelerden gittikleri yöne bakmaya devam ediyordum. Üstümde hissettiğim gözler ile ara sokağa doğru döndüm. Gördüğüm kişi ile korkup hemen salona geçtim. O buradaydı. O çocuk her ne yaptı bilmiyorum ama Boran bizzat ilgilendiğine göre önemli bir şey yapmış olmalı. Ve ondan daha önemlisi Boran beni onları izlerken görmüştü. Tamam, bir şey duymadım ve baygın olan o çocuk dışında herhangi bir şeyde görmemiştim. Gerçi görsem de sorun edeceğini sanmıyorum çünkü bir şey yapamayacağımı ve kendisine bir şey olmayacağını biliyor. Yine de dikkatli bir şekilde bana bakması beni korkutmuştu. Umarım başıma bir iş açmamışımdır.
Ne kadar stresten rahat edemesem de bitirmem gereken sınavlar vardı. Şimdilik bu konuyu rafa kaldırıp işime odaklanmaya çalıştım. Tabi ne kadar başarılı olduğum tartışılır.
**********
Eve doğru yürürken adımları biraz daha hızlandırdım. Normal de çok kısa gelen bu yol bugün sanki gittikçe daha çok uzuyordu. Gece doğru düzgün alamadığım uyku, yorucu bir okul günü üstüne onunla karşılaşma ihtimalinin stresi gelince bayılma