Kitaplar Özellikler İletişim İndir
Emir'in Hayal'i
AÅŸk/Romantizm

Emir'in Hayal'i

18BeÄŸeni
269Okunma
25 Bölüm
44,181Kelime
3 saat 41 dkSüre
30.08.2025Tarih
İki farklı kalp
İki ayrı hayal ve kalp kırıklığı,
Birbirleri için atan tek kalp olabilecekler mi?
Hayal yaptığı hataların bedelini öderken,
Emir yaşayamadığı mutlulukları onda bulmayı dileyecek peki önüne çıkan engellerin ne kadarını aşabilecek.
Gelin bunu hep beraber görelim neler yaşanacağına birlikte şahit olup onlara yardım edelim.
Tüm hakları saklıdır çalınması, kopyalanması veya değiştirilip tekrar yayınlanması halinde yasal işlem başlatılacaktır.
01.06.2020 tarihinde yazılmaya başlandı.

1. BÖLÜM

Kimseyi küçümseyecek kadar büyük değilsin.

Çünkü gün gelir,

Küçümsediğin her şey için önemsediğin bir bedel ödersin.

TOLSTOY

Hayal ismi gibi yaşadıklarının da hayal olmasını diliyordu. Ama olmayacak kadar da gerçekti.

Sevdiği adamdan onu artık sevmediğini duymuştu. Belki de hiçbir zaman sevmediği düşünüyordu.

Ne yapacaktı şimdi ülkesine, bir telefon haricinde haber vermeden kaçtığı ailesinin yanına gerimi dönecekti. Yoksa onlardan uzakta, onlara yaşattığı acıların bedelini mi ödeyecekti.

O kim miydi? Hayal Yalçın 22 yaşındaydı ailesinin tek kızıydı. Bir abisi ve bir de erkek kardeşi vardı.

Annesi ve babası yufka yürekli olsalar da onlara okumak için yurt dışına gidiyorum demişti. Bunca zaman bir adam ile yaşamıştı. Bu yaşadıklarını duydukları zaman Hayal onların kendisini eskisi gibi kabul etmeyeceğini çok iyi biliyordu.

Tarık, 25 yaşındaydı dalgalı sarı saçları, mavi gözü, uzun boyu ile üniversite de ve özel hayatında birçok kızın peşinde koştuğu biriydi. Hayal’de ondan hoşlanan kızlardan biriydi. Diğerlerin aksine uzaktan izlemekle yetiniyordu. Onunda kendisiyle ilgilendiğini öğrendikten bir süre sonra sevgili oldular. Sonrası ise yaşanmaması gereken birçok yanlış seçimdi.

Bir yıl önce başvuru işlemlerini tamamladıktan sonra, telefonda okulunu yurt dışında okumak istediğini söyleyerek sevdiği adamla yani Tarık Şahin ile adeta kaçarak Amerika’ya gitti.

Ailesiyle çok az konuşur oldu. Bu bir yıl içerisinde okuluna da devam etmeyi ihmal etmedi. Hayal'in üniversite hayatı geçen ay bitmişti. O artık Peyzaj Mimarıydı.

Aklı bir karış havada olan yaptığı seçimlerin birçok hayatı etkileyeceğini düşünmeden hareket eden bencil biriydi. En azından kendisi böyle biri olduğunu düşünüyordu.

Birkaç günler geçmeyen mide bulantıları yüzünden hastaneye gittiğinde hamile olduğunu öğrendi. Belki kendi durumunda başka bir olsa sevinmez aldırmak isterdi. Ama o bebekleri çok seviyordu ve anne olmaya hep hayal eden biriydi.

Sevinç içinde eve geldiğinde Tarık'ta evdeydi. Onun evde olduğuna sevinmişti. Bu mutlu haberi onunla da paylaştı. Ama duyduğu sözler hiç tahmin edemeyeceği sözlerdi.

Tarık " kendin fazlalık olmuyormuş gibi bir de başıma bebek mi çıkardın. Senin yüzüne bile zor dayanıyorum. O çocuğu da senide hayatımda istemiyorum. Seni hiç sevmedim sadece gönül eğlendirdim. Aldırır mısın? Doğurur musun? Ne yaparsan yap döndüğümde seni bu evde görmek istemiyorum " demişti.

Tarık söylediklerinden sonra çekip gitmişti. Sevdiği adamın sözlerinden sonra yıkıldı. Hayal bu sözlerin ağırlığından sonra o evde kalamayacağını biliyordu.

Nasıl olur da böyle konuşabilir diye düşünmekten kendisini alamadı. Bir yıldır aynı evde yaşamışlardı. Her şey bir oyun muydu? Hayır, bu söyledikleri doğru olamazdı. Tüm o yaşananlar oyun olamazdı. Ona dokunuşu söylediği sevgi sözleri, bunların hepsi yalan olamazdı. Hayal’in içi yanıyor kavruluyordu.

Bugüne kadar beraber kullandıkları odaya girerek bavulunu çıkardı. Kendine ait bütün eşyaları topladı. Birde bebeğini

📖 Uygulamada Oku
App Store Google Play