Gökyüzü, hayalini kuranları kabul eder ama her zaman bağrına basmaz. Eflin, maviye uzanırken kaderin en sert rüzgârına kapıldı. Kanatlarını kaybetti ama savaşmayı bırakmadı. Şimdi gökyüzü ona ait değil belki, ama vatan hâlâ onun nefesi, mücadelesi ve yeminidir.
Geçmişin gölgelerinde çocukluk aşkı Eren vardı. Ona inandığı, güvendiği, kalbini açtığı Eren...
Ama Eren’in ihaneti, sadece kalbini değil, ruhunu da yaraladı. Tam her şey bitti derken, yanında her zaman sessiz bir güç vardı: Yağız. Gözlerinde sadakat, kalbinde karşılıksız bir sevgi taşıyan Yağız, Eflin’in en büyük dayanağı oldu.
Artık Eflin’in savaşı sadece vatan için değil, kendi yaralarını sarmak için de. Karanlık geçmişiyle, yeni görevine adım atan bir asker olarak hem kendi hikâyesini hem de intikamını yazmaya hazır.
İhanetin yaraladığı bir yürek, sevginin gücüyle yeniden yükselir.
Gökyüzünden yere inen Eflin’in azim, ihanet ve sadakatle örülü hikâyesine tanıklık edin.
"Bazen hayallerin gökyüzünde kalır, ama yüreğin savaşmaya devam eder."
Geçmişin gölgelerinde çocukluk aşkı Eren vardı. Ona inandığı, güvendiği, kalbini açtığı Eren...
Ama Eren’in ihaneti, sadece kalbini değil, ruhunu da yaraladı. Tam her şey bitti derken, yanında her zaman sessiz bir güç vardı: Yağız. Gözlerinde sadakat, kalbinde karşılıksız bir sevgi taşıyan Yağız, Eflin’in en büyük dayanağı oldu.
Artık Eflin’in savaşı sadece vatan için değil, kendi yaralarını sarmak için de. Karanlık geçmişiyle, yeni görevine adım atan bir asker olarak hem kendi hikâyesini hem de intikamını yazmaya hazır.
İhanetin yaraladığı bir yürek, sevginin gücüyle yeniden yükselir.
Gökyüzünden yere inen Eflin’in azim, ihanet ve sadakatle örülü hikâyesine tanıklık edin.
"Bazen hayallerin gökyüzünde kalır, ama yüreğin savaşmaya devam eder."
Giriş ve İthaf
⚠️UyarıBu kitapta yer alan olaylar ve karakterler tamamen kurgudur. Anlatılanların gerçek kişi, kurum ya da olaylarla herhangi bir ilgisi yoktur. Benzerlikler yalnızca tesadüftür.
Ancak bu hikâyede kullanılan dil, zaman zaman sert ve keskin olabilir. Küfürler, ağır sözler ve duygusal patlamalar; kahramanların gerçekliğini yansıtmak için özellikle tercih edilmiştir. Çünkü savaşın ve mücadelenin ortasında söylenen her kelime, bir askerin ruhunu ve içinde bulunduğu gerilimi göstermektedir.
Bu kitapta; savaş, ölüm, ihanet, kardeşlik ve kayıp gibi ağır temalar işlenmektedir. Okurken bazı bölümler sizleri duygusal olarak zorlayabilir. Fakat unutulmamalıdır ki, bu duyguların her biri gerçeğe en yakın haliyle aktarılmaya çalışılmıştır.
Karakterlerimizin mücadelesi; vatan sevgisi, kardeşlik, fedakârlık ve onur üzerine kuruludur. Bu satırlarda; bir askerin, bir kardeşin, bir evladın yaşadıklarını bulacak, bazen gözleriniz dolacak, bazen de kalbiniz gururla kabaracaktır. En önemlisiyse bir kadının ne kadar güçlü olabileceğini okuyacaksınız.
GirişGece Karanlığı 1. Kitap
Gökyüzü, hayalini kuranları kabul eder ama her zaman bağrına basmaz. Eflin, maviye uzanırken kaderin en sert rüzgârına kapıldı. Kanatlarını kaybetti ama savaşmayı bırakmadı. Şimdi gökyüzü ona ait değil belki, ama vatan hâlâ onun nefesi, mücadelesi ve yeminidir.
Geçmişin gölgelerinde çocukluk aşkı Eren vardı. Ona inandığı, güvendiği, kalbini açtığı Eren...
Ama Eren’in ihaneti, sadece kalbini değil, ruhunu da yaraladı. Tam her şey bitti derken, yanında her zaman sessiz bir güç vardı: Yağız. Gözlerinde sadakat, kalbinde karşılıksız bir sevgi taşıyan Yağız, Eflin’in en büyük dayanağı oldu.
Artık Eflin’in savaşı sadece vatan için değil, kendi yaralarını sarmak için de. Karanlık geçmişiyle, yeni görevine adım atan bir asker olarak hem kendi hikâyesini hem de intikamını yazmaya hazır.
İhanetin yaraladığı bir yürek, sevginin gücüyle yeniden yükselir.
Gökyüzünden yere inen Eflin’in azim, ihanet ve sadakatle örülü hikâyesine tanıklık edin.
"Bazen hayallerin gökyüzünde kalır, ama yüreğin savaşmaya devam eder."
Göğe Yükselenlere…
Bu kitap; bir sabah sessizce çıkıp giden, ama bir daha hiç dönemeyenlerin hatırasına…
Kimi zaman bir helikopterin gölgesinde, kimi zaman bir jetin tiz sesinde kalan,
Son vedasını ailesine sarılarak değil, göğe bakarak eden Gök Vatan Şehitlerine, Vatan uğruna can veren kahramanlara ithaf edilmiştir.
Belki bir fotoğraf kaldı geride… Belki bir mektup ya da yarım kalmış hayal…
Ama en çok da bir yürek dolusu özlem bıraktılar arkalarında.
Her kalkışlarında “Dönemezsem hakkını helal et” diyen,
Her inişinde "Şükür sağ salim döndü" diyenlerdi onlar.
Onlar gökyüzünün çelik kanatlıları, Eğilmez, bükülmez bilekleriydi.
Ve biz, başımızı her kaldırışta yıldızlarda yüzlerini aradık.
Vatan size minnettar.
Bu bayrak sizinle anlamlı.
Bu toprak her karışını size borçlu.
Ruhunuz şad,
Şehadetiniz kutlu olsun.
Göklerini koruyamayan uluslar,
Yarınlarından asla emin olamazlar.
İstikbal Göklerdedir!
Ancak bu hikâyede kullanılan dil, zaman zaman sert ve keskin olabilir. Küfürler, ağır sözler ve duygusal patlamalar; kahramanların gerçekliğini yansıtmak için özellikle tercih edilmiştir. Çünkü savaşın ve mücadelenin ortasında söylenen her kelime, bir askerin ruhunu ve içinde bulunduğu gerilimi göstermektedir.
Bu kitapta; savaş, ölüm, ihanet, kardeşlik ve kayıp gibi ağır temalar işlenmektedir. Okurken bazı bölümler sizleri duygusal olarak zorlayabilir. Fakat unutulmamalıdır ki, bu duyguların her biri gerçeğe en yakın haliyle aktarılmaya çalışılmıştır.
Karakterlerimizin mücadelesi; vatan sevgisi, kardeşlik, fedakârlık ve onur üzerine kuruludur. Bu satırlarda; bir askerin, bir kardeşin, bir evladın yaşadıklarını bulacak, bazen gözleriniz dolacak, bazen de kalbiniz gururla kabaracaktır. En önemlisiyse bir kadının ne kadar güçlü olabileceğini okuyacaksınız.
GirişGece Karanlığı 1. Kitap
Gökyüzü, hayalini kuranları kabul eder ama her zaman bağrına basmaz. Eflin, maviye uzanırken kaderin en sert rüzgârına kapıldı. Kanatlarını kaybetti ama savaşmayı bırakmadı. Şimdi gökyüzü ona ait değil belki, ama vatan hâlâ onun nefesi, mücadelesi ve yeminidir.
Geçmişin gölgelerinde çocukluk aşkı Eren vardı. Ona inandığı, güvendiği, kalbini açtığı Eren...
Ama Eren’in ihaneti, sadece kalbini değil, ruhunu da yaraladı. Tam her şey bitti derken, yanında her zaman sessiz bir güç vardı: Yağız. Gözlerinde sadakat, kalbinde karşılıksız bir sevgi taşıyan Yağız, Eflin’in en büyük dayanağı oldu.
Artık Eflin’in savaşı sadece vatan için değil, kendi yaralarını sarmak için de. Karanlık geçmişiyle, yeni görevine adım atan bir asker olarak hem kendi hikâyesini hem de intikamını yazmaya hazır.
İhanetin yaraladığı bir yürek, sevginin gücüyle yeniden yükselir.
Gökyüzünden yere inen Eflin’in azim, ihanet ve sadakatle örülü hikâyesine tanıklık edin.
"Bazen hayallerin gökyüzünde kalır, ama yüreğin savaşmaya devam eder."
Göğe Yükselenlere…
Bu kitap; bir sabah sessizce çıkıp giden, ama bir daha hiç dönemeyenlerin hatırasına…
Kimi zaman bir helikopterin gölgesinde, kimi zaman bir jetin tiz sesinde kalan,
Son vedasını ailesine sarılarak değil, göğe bakarak eden Gök Vatan Şehitlerine, Vatan uğruna can veren kahramanlara ithaf edilmiştir.
Belki bir fotoğraf kaldı geride… Belki bir mektup ya da yarım kalmış hayal…
Ama en çok da bir yürek dolusu özlem bıraktılar arkalarında.
Her kalkışlarında “Dönemezsem hakkını helal et” diyen,
Her inişinde "Şükür sağ salim döndü" diyenlerdi onlar.
Onlar gökyüzünün çelik kanatlıları, Eğilmez, bükülmez bilekleriydi.
Ve biz, başımızı her kaldırışta yıldızlarda yüzlerini aradık.
Vatan size minnettar.
Bu bayrak sizinle anlamlı.
Bu toprak her karışını size borçlu.
Ruhunuz şad,
Şehadetiniz kutlu olsun.
Göklerini koruyamayan uluslar,
Yarınlarından asla emin olamazlar.
İstikbal Göklerdedir!
