Kitaplar Özellikler İletişim İndir
Rehin / Stray Kids
Fan Fiction

Rehin / Stray Kids

79Beğeni
368Okunma
62 Bölüm
32,580Kelime
2 saat 43 dkSüre
30.09.2025Tarih
Eğlenmek için gittiğiniz alışveriş merkezinde rehin edilseydiniz ne yapardınız?

1🩸Rehine mi?

Multimedya'da kitabım için hazırlamış olduğum klibimiz vardır.🥰

"Seni iyi ki de kaçırdım buraya. Bak,ne güzel oldu işte."

Hyunjin'in gülerek söylediği sözlere karşılık başımı ona çevirdim ve dudaklarımı büzdüm. Hızla yakınmaya başladım.

"Ben bu boş günümü evimde tüm gün boyunca uyuyarak geçirecektim ama."

Ama kelimesinin a'sını öyle bir uzatmıştım ki Hyunjin boşta olan eliyle ağzıma uzanıp ağzımı kapattı. Beni susturdu. Sonra çevresine bakındı. Kulağıma eğilip fısıldadı.

"Etrafında insanlar varken şöyle anormal hareketler yapmaz mısın acaba?"

Gözlerimi devirdim.

Hyunjin de gülümseyerek elini ağzımdan çekti. Diğer elinde tuttuğu patlamış mısır kabına uzanarak mısır yemeye devam etti.

O an beynimde ampül yandı. Yüzümü buruşturdum. Ellerimle ağzımı, yüzümü silmeye başladım.

"Yah! Bana o yağlı ellerinle mi dokundun sen?!"

Hyunjin gülüşünü artırdı. Bulunduğumuz sinema salonunda oynatılan reklamlara bakarak gülmeye devam etti. Beni gıcık etmeyi çok seviyordu canım arkadaşım.

Elimle omzuna bir yumruk geçirdim. Yüzünü buruşturdu.

Az kalsın elinde tuttuğu ve bayağı pahalı bir fiyata aldığı patlamış mısırı düşürecekti ama yine de gülüyordu.

"Sakin ol kızım ya, elin sert zaten. Acıyor acıyor. O kısmı hep sen çürüttün."

Sızlanarak omzunu gözleriyle işaret etti. Yine de gülmeye her zamanki gibi devam etti.

Normalde oldukça yoğun olduğum ve akademiden çıkmadığım için onunla bir türlü buluşamıyorduk. Hafta sonları eve dönüyordum. Zaten hafta sonlarımı da yorgunluk içerisinde genelde uyuyarak geçiriyordum.

Bugün beni tuttu ve yaka paça sinemaya getirdi. Allah bilir acaba beni nasıl bir filme getirdi?

Neyse, ben zaten yine yorgunlukla büyük ihtimalle uyuklarım. Bir de salon karanlık oluyor ya?

Aklıma gelen hayalle sırıtmaya başladım. Daha sonra film henüz reklamdayken ayağa kalktım.

"Reklamdayken ben hemen lavaboya gidip geleyim."diyerek Hyunjin'i bilgilendirdim. Başıyla beni onayladı.

"Çabuk gel, başlar birazdan." dedi.

"Tamam." diyerek cevap verirken çoktan salondan çıkmak üzereydim bile.

Çıktım ve alışveriş merkezinin değil de, sinema salonlarının içinde bulunan lavaboya girdim. Kabinlerden birine girerek işimi hallettim.

Tam çıkmak üzereydim ki bir anda yükselmeye başlayan çığlık sesleriyle kaşlarımı çatarak olduğum yerde durdum.

İnsanlar neden bu şekilde çığlık atıyorlardı?

Ortada önemli bir durum olmuş olmalıydı.

Yerimde kaldım. Çatık kaşlarımla seslere bir müddet kulak kesildim.

Bir süre sonra tuvaletin de giriş kapısı sert bir şekilde tekmelenerek açıldı. Bir erkek gür sesiyle, sesi kısılırcasına bağırmaya başladı.

"Boşaltın burayı çabuk! Derhâl! Düşün önüme! Düüüş!"

Tuvaletteki kızlar da çığlık atarken o adam başka birine emir verdi.

"İçeride kalanlar var mı kontrol et. Gördüklerini de aldığın gibi diğer rehinelerin yanına getir."

Rehine mi? Ne rehinesi?

Durum oldukça ciddiydi belli ki.

Bulunduğum kabinin kilidini çok hafif bir çevirmeyle açtım ve kilitli olmadığını onlara gösterebilmek istedim.

Ardından yukarı baktım. Gözüme kabinler arasındaki boşluk ilişti.

Elastik bir şekilde, ses çıkarmamaya da çalışarak ne kadar iğrenç olursa olsun önce klozetin üzerine, sifonu çektiğimiz taşın üzerine çıktım.

Bir ayağım klozetin üzerindeyken diğer

📖 Uygulamada Oku
App Store Google Play