Kitaplar Özellikler İletişim İndir
Stray Kids / Fanfiction
Fan Fiction

Stray Kids / Fanfiction

34Beğeni
96Okunma
17 Bölüm
10,958Kelime
55 dkSüre
01.10.2025Tarih
💐Stray Kids'in başrolde olduğu yazmış olduğum ilk hayran kurgumdur.
💐Dikkat: Çok eskiden yazdığım için kurgunun içinde olan bazı olaylar ve yazım hataları değiştirilmiş, kitabımız düzenlenmiştir.

📚1.Bölüm:"Zorbalar"📚

Ellerim kabanımın cebinde; gözlerim her gün geçmek zorunda kaldığım için ilerlediğim bomboş, tenha sokaktaydı. Bir an önce içimi ürperten bu sokaktan çıkabilmek için âdeta koşarcasına, hızlı denebilecek adımlarla yürüyordum.

Hava o kadar soğuktu ki burnumun buz tuttuğunu hissedebiliyordum. Burnumdan nefes alıp verirken verdiğim nefes buhar olup gözlerimin önünde bir duman gibi uçuşuyordu.

Hiçbir ses yoktu.

En ürpertici olan da buydu ya zaten. Hiçbir sesin olmayışı.

Birkaç dakika sonra derin sessizliğe bürünen sokakta yüksek bir ses duymamla beraber olduğum yerde sıçrayarak yürümeyi bıraktım.

Bu da neyin nesiydi böyle? Bu alışılmış sessizliğin içinde bir anda yükselen alışılmadık sesler nereden geliyordu?

Bana ne canım! Kimden, nereden geliyorsa gelsin. Belalı bir iş olduğu kesin. Bu olaya burnumu sokmamalıyım.

"Aaahh!"

Duyduğum acı çığlıklarla yüreğimin burkulmasına, yüzümün ekşimesine engel olamadım. Ya masum birine zarar veriliyorsa? Ya masum bir insan burada ölürse? O zaman... O zaman kendimi daha suçlu hissetmem mi?

Bence bu olaya burnumu sokmalıyım.

Zaten başım yeterince belada. Birine daha bulaşmış olmak pek bir şeyi değiştirmeyecek.

Sesin geldiği tarafa doğru cesur kalmaya devam ederek ilerledim. İleride sola doğru tek bir dönemeç vardı. Büyük ihtimalle sesler oradan geliyordu.

İlerlemeye devam ettikçe daha da artan seslere karşılık bastığım yerlere dikkat etmeye çalıştım. Resmen ayak uçlarıma basarak ayak parmaklarımın üzerinde ilerliyordum.

Harabeye dönen hemen yanımdaki evin yıkılmış duvarına sol elimi koyarak bedenimin sol tarafını yasladım. Ardından sağ elimi de atıp başımı hafif eğerek köşeden sesin geldiği tarafa doğru baktım.

Gördüğüm kişiler yanılmıyorsam benimle yaşıt gibi görünüyordu. Liseli oldukları üzerlerindeki üniformalardan belliydi. Bir kişinin üniforması farklıydı.

O da ayakta duran ve zorbalık eden 3 kırmızı ceketli üniforması olan çocuklara karşılık; diz çöktürülmüş dayak yiyen, üzerinde siyah ceketli üniforması olan tek çocuktu.

Zihnimden geçirdiğim karmakarışık cümle karşısında kendime bir an sabır dileyerek gözlerimi devirdim. Derin bir nefes alıp verdim. Aynı esnada bulunduğum yerden çıktım.

Nefret ederim böyle zorbalık yapan tiplerden.

Onlara doğru çok yaklaşmışken beni fark etmemeleri üzerine:

"Yah!" diye sesimi yükselterek dikkatlerini bir anda üzerime çektim.

Biri dövdüğü çocuğun gömleğinin yakasını sol eliyle tutarak havaya kaldırmış, sağ eliyle yumruk atacakken benim sesim üzerine yumruğu havada kalmış vaziyette bana döndü.

"Kimsin sen?"

Aralarından birinin sorduğu soruya karşılık soğuk bir ses tonuyla:

"Seni ilgilendirmez," dedim.

Bulundukları yere, tam karşılarına geçtim. Yüzü ve kıyafetleri kanlar içinde kalan çocuğa baktım. O da bana baygın bakışlarla, yorgun ve acı çeken bir ifadeyle bakıyordu.

"Yürek mi yedin sen kızım? Defol git buradan!"

"Defolup gitmesi gereken biri varsa o ben değil, sizsiniz."

Sağ elimi sinirle açık bıraktığım saçlarımın arasından geçirdim.

"Aissh! Sizin gibi zorbalara tahammül edemiyorum! O kadar nefret ediyorum ki tıpkı şimdiki gibi yükselen nefretimle beraber dövme isteğimi bastırmaya bir türlü engel olamıyorum!"

Ben

📖 Uygulamada Oku
App Store Google Play